Bir bebeğe sahip olmak, bu fikrin ortaya çıktığı ilk zamanlardan başlayarak beraberinde birçok duygu, düşünce ve planı da getirir. Aileye yeni bir bireyin katılıyor olması, eşler arası ilişkilerin, aile içi rollerin de değişmesine yol açar.

Her ne kadar 9 aylık bekleme süreci, bu farklılaşmaya hazırlanılmasına imkân tanısa da doğum; aile içindeki tüm bireylerin farklı roller üstlenmesini gerektiren bir olaydır. Bu noktada "paylaşım" bu rollerin dengede tutulmasını sağlayan bir kaldıraç görevi görür.

Bebeklerin ihtiyaçlarını karşılarken...

Dünyaya yeni gelen her varlık, kendine yetme becerilerini kazanana kadar kendisine bakan diğer canlıya muhtaçtır. Bu nedenle, beslenme, sağlık, bakım gibi fiziksel ihtiyaç ve düzenlemeler ilk zamanlar ebeveynlerin yoğun olarak tecrübe ettiği alanlardır. Ancak bir bebeğin sadece fiziksel ihtiyaçlarını gözetmek yeterli değildir. Sağlıklı bir birey olması, kendine güven duyması, diğer bireylerle sağlıklı ilişkiler yaşayabilmesi, istek ve ihtiyaçlarını karşılayıp koşulsuz sevgiyi tadabilmesi için ebeveynlerin bebekleriyle kaliteli ilişkiler kurması gereklidir. Bebeğin bakımında annenin baskın rolü var gibi gözükse de aşağıda yer alanlar, anne ve babanın çocuklarıyla iletişimlerini güçlendirmek için mutlaka karşılamaları gereken temel ihtiyaçlardır.

  • Bebekle göz kontağı kurmak,
  • Sarılma, kucağa alma, ten teması gibi şefkat sunumlarını yapmak,
  • Yüz yüze temasla, ses tekrarlarıyla bebekle etkileşim halinde olmak,
  • Acıkma, uyku ihtiyacı, huzursuzluk gibi farklı ihtiyaçların sinyallerini veren ağlamalara cevap olabilmek,
  • Bebeğin ihtiyaçlarını uygun şekilde karşılamak, bunlardan en temel olanlarıdır.

"İş bölümü" mü? "Eş bölümü" mü?

Bebekler, fiziksel ve duygusal ihtiyaçlarının karşılanmasında ebeveynlerine bağımlı oldukları için bebek bakımı zaman zaman yorucu hatta tüketici olabilir. Gece uykularının bölünmesi, günlük düzenin aksaması, anne ve babanın bireysel ihtiyaçları ve evlilik paylaşımlarının ikinci plana atılması, bazen eşler arası gerginliğe ve eş rolleri ile anne-baba rollerinin çatışmasına neden olabilir. Bu noktada önemli

olan eşlerden birinin enerjisi bitmeden ve yorgunluk veya tükenmişlik hissi içinde boğulmadan uygun paylaşımları birbirlerinden isteyebilmeleridir.

Bebeğin bakımında anne ve babanın birlikte, ortaklaşa hareket ediyor olmaları, "aile" olmayı da destekleyecektir. Aksi halde bebek sadece anneye aitmiş gibi, her türlü ihtiyacının anne tarafından karşılanmasını beklemek hem anne için yorucu olacak hem de baba ile ilişkilerin kalitesini azaltacaktır.

İş bölümü yaparken,

  • Ebeveynlerin ruh halleri önemlidir. Kendini yeterli ve hazır hisseden ebeveynler bebeklerine de bu duyguyu verirler. İstemeden, zorla, sıkılarak çocuğunuzla ilgilenmek, bebeğinizin dış dünyayı, hoş olmayan bir yer olarak algılamasına ve daha yoğun huzursuzluk yaşamasına sebep olacaktır.
  • Eşler kendi aralarında uygun görürlerse iş bölümünü işlere göre - alt değiştirme, mama yedirme- de yapabilirler. Ancak ideali, bebeğin ihtiyaçların her iki ebeveyn tarafından da aynı kalitede karşılanabiliyor olmasıdır. Çünkü bu şekilde bebek, hem anne hem de babasıyla güvenli ilişki kurmayı öğrenecek, ihtiyaçlarının her iki ebeveyn tarafından da uygun şekilde karşılanabiliyor olması, bebeğin anne-baba imajlarının sağlıklı gelişmesine imkân tanıyacaktır.
  • Eşlerin birbirleri arasındaki gerilim, stres, ya da çatışma, bebekler tarafından hissedilir ve bu durum bebekte huzursuzluk, hırçınlık, davranışlarda değişmeler yaratabilir. Bu nedenle eşler arasındaki iletişimin ve paylaşımın rahatça işlemesi, bebeğin de ruh haline doğrudan yansıyacaktır.
  • Eşlerin birbirleriyle anne baba rollerinin yanı sıra, birlikte çift olarak zaman geçirmeleri de önemlidir. Çünkü evliliği beslemek, sahip olunan çocukları ve onlarla kurulan ilişkileri de olumlu etkileyecektir.
  • Eğer bir kardeş varsa, onu da bebek bakımına dâhil etmek, yapabileceği küçük katkıları gözetim altında değerlendirmek aile olmak ve paylaşma konusunda daha yapıcı bir atmosfer yaratılmasına katkıda bulunacaktır.

Bebeğin bakımını paylaşmak eşler arasında sadece bir düzenin yürütülmesi için yapılacak işbölümü olarak değil, dünyaya birlikte getirilmiş bir canlının var olmasına yine birlikte katkıda bulunmak olarak görüldüğü sürece, hayat bebek için de eşler için de daha keyifli olacaktır...

Seçil Akaygün Cüntay

Uzman Psikolojik Danışman